1. Gün:
Kahvaltı: şekersiz çay
30 gram beyaz peynir
25 gram kepek ekmeği
domates ve salata
Saat 10′da: 100 gram meyve (muz hariç)
Öğle: 2 yumurtayla hazırlanmış menemen
25 gram light ekmek ve salata
Saat 16′da: 100 gram meyve
Akşam: 200 gram tavuk ızgara
1 tabak yağsız salata
2. Gün:
Kahvaltı: şekersiz limonlu çay
1 ince dilim salam
25 gram ekmek
domates ve salatalık
Saat 10′da: 100 gram meyve
Öğle: Yarım porsiyon yağsız döner
1 bardak ayran ve salata
Saat 16′da: 100 gram meyve
Akşam: 200 gram bonfile
az yağlı salata
3. Gün:
Kahvaltı: şekersiz limonlu ıhlamur
1 adet yağsız tost ve salata
Saat 10′da: 100 gram meyve
Öğle: 3 adet sosis ızgara
½ haşlanmış patates ve salata
Saat 16′da: 100 gram meyve
Akşam: Balık (hazırlanışı serbest)
2 parça kibrit kutusu büyüklüğünde helva
salata
4. Gün:
Kahvaltı: 250 gram light süt
100 gram meyve
1 dilim ekmek
Saat 10′da: ¼ simit
Öğle: 150 gram ızgara köfte
1 porsiyon patlıcan salata
25 gram light ekmek ve salata
Saat 16′da: 100 gram meyve
Akşam: Meyve salatası, serbest
5. Gün:
Kahvaltı: şekersiz çay
25 gram kepek ekmeği
30 gram kaşar peyniri
1 domates ve salatalık
Saat 10′da: 100 gram meyve
Öğle: ½ pizza
1 bardak ayran ve salata
Saat 16′da: 1 bardak meyve suyu
4 adet diyet bisküvi
Akşam: 4 kalem pirzola
1 zeytinyağlı enginar
1 dilim light ekmek ve salata
6. Gün:
Kapvaltı: 1 bardak meyve suyu
1 adet poğaça
6 tane zeytin
Saat 10′da: 100 gram meyve
Öğle: 400 gram light yoğurt
25 gram kepek ekmeği
200 gram havuç haşlama
Saat 16′da: 100 gram meyve
Akşam: Karışık ızgara, serbest
Az yağlı salata
7. Gün:
Kahvaltı: şekersiz çay
2 adet sosis ızgara
1 dilim kepek ekmeği
domates ve salata
Saat 10′da: 100 gram meyve
Öğle: 1 porsiyon ton balıklı sandöviç
1 bardak ayran
Saat 16′da: ½ mısır
Akşam: 180 gram salçalı biftek
100 gram haşlanmış patates ve mantar
1 porsiyon az yağlı salata
25 Eylül 2010 Cumartesi
ÇALIŞAN DİYETİ
Etiketler:
çalısan diyeti,
çalışan,
ideal diyet,
kadın diyeti,
sağlıklı diyet,
sağlıklı diyetler
Kalıcı güzellik formüiü
Güzelliğiniz makyajınızı çıkartınca bitmesin, kalıcı olsun ister misiniz? O zaman bu sebepden dolayı bu yazımızı dikkatli bir şekilde takip etmenizi tavsiye ediyorum. Hadi hep beraber konumuzun güzelliğine bakalım..
guzel7 Güzelliğiniz kalıcı olsun
Bazı gıdalar, vitaminler ve mineraller açısından zengin besinlerle gelen güzellik, kalıcıdır. En az haftada bir kez bu besinleri kullandığınızda, aynada gerçek güzellikle karşılaşacağınıza emin olabilirsiniz.
Ceviz
Ceviz, cildi nemlendirmek ve esnekliğini korumak için idealdir. E vitamini açısından zengindir. Cilt hücrelerini yeniler.
Mantar
Mantar kırışıklıkların görünümünü önlemek ve taze bir tene kavuşmanıza yardımcı olur. Gençlik iksiri özelliğinde güçlü antioksidanlar barındırır. Hücre yenileyici maddeler taşır.
Peynir
Gerçek bir kalsiyum deposudur. Kemikler ve dişler için bir yapı malzemesi olan peynir günde en az 25 gram tüketilmeli.
Midye
Parlak saçlar istiyorsanız ve tırnaklarınız kırılgansa mutlaka istiridye yemelisiniz. Hücresel aktiviteyi mükemmel bir şekilde uyarır. Çinko, oluşumu ve dokuların gelişimi için gereklidir. Haftada en az 10-12 midye yemelisiniz.
Kivi
C vitamini ve Beta-karoten açısından zengindir. C vitamini elastikiyet ve cilt sıkılığından sorumlu kolajen üretimini uyarır. Doku onarımı ve çevre kirliliğden korunma için gereklidir. Beta-karoten, cildi güzelliştirir. Her kahvaltıda bir adet kivi yemelisiniz.
Pirinç
Kahverengi pirinç silisyum açısından zengindir. Bu madde bağ dokularının önemli bir parçasıdır. Darı sayesinde cildin üst tabakası genç ve esnek kalır. Her gün mutlaka pirincin çorbasını ya da pilavını yemelisiniz.
Polen
Son yıllarda ‘polen’in güzellikteki etkisi gündemde. Bileşimindeki vitamin ve mineraller başka pek çok besinde bulunabilenden çok daha fazla. Organizmayı zinde tutmak ve dengeli beslenmek için vücudun ihtiyacı olan eksik maddeleri tamamlamak ve korumak açısından yaşamsal önem taşıyor polen.. Güzellikte de çok önemli rol oynuyor: Lekeli ve bozuk görünümlü bir ten genellikle bedeninde gerekli ihtiyaç maddeleri eksik olan insanların sorunudur. Polen, ciltteki bu sorunların üstesinden gelir. Kanın atık maddelerden arındırılması yani temizlenmesi sonucunda, ciltte önemli değişiklikler olur. Polen bu görevi çok iyi yapar. Sağlıklı ve parlak bir ten isteyenler, poleni her gün bir çay kaşığı yemeliler.
Ginseng
Genç ve güzel kalmak isteyen herkes bu besini kullanmalı. Bu bitki, insana dinçlik ve enerji verir. “Doğal doping” maddesi olarak kabul edilen ginseng, hücrelerin yenilenmesini sağlar ve sinir sistemini sağlıklı yapıya kavuşturur. Vücuda dinçlik ve rahatlık verir. Uykusuzluğa, yorgunluğa da iyi gelir. Bütün bu etkileri ile kan dolaşımını da uyardığı için (düzenli kullanımda) tenin kusursuz görünmesini sağlar.
guzel7 Güzelliğiniz kalıcı olsun
Bazı gıdalar, vitaminler ve mineraller açısından zengin besinlerle gelen güzellik, kalıcıdır. En az haftada bir kez bu besinleri kullandığınızda, aynada gerçek güzellikle karşılaşacağınıza emin olabilirsiniz.
Ceviz
Ceviz, cildi nemlendirmek ve esnekliğini korumak için idealdir. E vitamini açısından zengindir. Cilt hücrelerini yeniler.
Mantar
Mantar kırışıklıkların görünümünü önlemek ve taze bir tene kavuşmanıza yardımcı olur. Gençlik iksiri özelliğinde güçlü antioksidanlar barındırır. Hücre yenileyici maddeler taşır.
Peynir
Gerçek bir kalsiyum deposudur. Kemikler ve dişler için bir yapı malzemesi olan peynir günde en az 25 gram tüketilmeli.
Midye
Parlak saçlar istiyorsanız ve tırnaklarınız kırılgansa mutlaka istiridye yemelisiniz. Hücresel aktiviteyi mükemmel bir şekilde uyarır. Çinko, oluşumu ve dokuların gelişimi için gereklidir. Haftada en az 10-12 midye yemelisiniz.
Kivi
C vitamini ve Beta-karoten açısından zengindir. C vitamini elastikiyet ve cilt sıkılığından sorumlu kolajen üretimini uyarır. Doku onarımı ve çevre kirliliğden korunma için gereklidir. Beta-karoten, cildi güzelliştirir. Her kahvaltıda bir adet kivi yemelisiniz.
Pirinç
Kahverengi pirinç silisyum açısından zengindir. Bu madde bağ dokularının önemli bir parçasıdır. Darı sayesinde cildin üst tabakası genç ve esnek kalır. Her gün mutlaka pirincin çorbasını ya da pilavını yemelisiniz.
Polen
Son yıllarda ‘polen’in güzellikteki etkisi gündemde. Bileşimindeki vitamin ve mineraller başka pek çok besinde bulunabilenden çok daha fazla. Organizmayı zinde tutmak ve dengeli beslenmek için vücudun ihtiyacı olan eksik maddeleri tamamlamak ve korumak açısından yaşamsal önem taşıyor polen.. Güzellikte de çok önemli rol oynuyor: Lekeli ve bozuk görünümlü bir ten genellikle bedeninde gerekli ihtiyaç maddeleri eksik olan insanların sorunudur. Polen, ciltteki bu sorunların üstesinden gelir. Kanın atık maddelerden arındırılması yani temizlenmesi sonucunda, ciltte önemli değişiklikler olur. Polen bu görevi çok iyi yapar. Sağlıklı ve parlak bir ten isteyenler, poleni her gün bir çay kaşığı yemeliler.
Ginseng
Genç ve güzel kalmak isteyen herkes bu besini kullanmalı. Bu bitki, insana dinçlik ve enerji verir. “Doğal doping” maddesi olarak kabul edilen ginseng, hücrelerin yenilenmesini sağlar ve sinir sistemini sağlıklı yapıya kavuşturur. Vücuda dinçlik ve rahatlık verir. Uykusuzluğa, yorgunluğa da iyi gelir. Bütün bu etkileri ile kan dolaşımını da uyardığı için (düzenli kullanımda) tenin kusursuz görünmesini sağlar.
23 Eylül 2010 Perşembe
MİDE AĞRISI VE YANMASINA BİTKİSEL ÇÖZÜMLER
Mide ağrısı şidderli ise mutlaka doktora gidilmelidir aksi takdirde tehlikeli sonuçlar olabilir eğer rahatsızlıgınız yanmadan ötürü ise size aşagıdaki şifalı bitkileri öneririz
Mide yanmasına karşı ilk olarak balın içersine zerdeça çok az miktarda muskat denilen küçük hindistan cevizi ve damla sakızı karıştırılarak yenildiği zaman mide yanmasına iyi gelmektedir. Bu karışım her gün sabah kahvaltıdan sonra bir tatlı kaşığı alınmalıdır. Mide yanması için bitki çaylarıda vardır. Bunlar; sinemake ve rezene bitkileridir. Kaynamış suyu bir çay bardağına koyup içine iki çay kaşığı bu bitkilerden konulur ve beş dakika bekletilir ve süzülüp içilir. Bu hem mide yanmasını önler hemde bağırsakları çalıştırır. Özellikle oturan insanlarda bu sorun önemli bir ye tutar. Bitkisel çözüm uygulanırsa kesin çözüm alınır.
Mide yanmasına karşı ilk olarak balın içersine zerdeça çok az miktarda muskat denilen küçük hindistan cevizi ve damla sakızı karıştırılarak yenildiği zaman mide yanmasına iyi gelmektedir. Bu karışım her gün sabah kahvaltıdan sonra bir tatlı kaşığı alınmalıdır. Mide yanması için bitki çaylarıda vardır. Bunlar; sinemake ve rezene bitkileridir. Kaynamış suyu bir çay bardağına koyup içine iki çay kaşığı bu bitkilerden konulur ve beş dakika bekletilir ve süzülüp içilir. Bu hem mide yanmasını önler hemde bağırsakları çalıştırır. Özellikle oturan insanlarda bu sorun önemli bir ye tutar. Bitkisel çözüm uygulanırsa kesin çözüm alınır.
BOĞAZ AĞRISI VE ŞİŞLİĞİNE BİTKİSEL ÇÖZÜM
Boğaz agrısı kimi zaman dayanılmaz acılar çektirir eğer boğaz ağrısı faranjit türü agrı ise adacayı kaynatılarak gargara yapılır ama yutulmaz çünkü kaynaynatılarak içilirse ada çayı cok acıdır bu sebeple gargara yapılır normal cay gibi demlenirse içile bilir ,
boğaz ağrısına ayrıca meyan balı cok iyi gelmektedir bir nohut büyüklügünde bal ağızda emirse boğaza cok iyi gelir.
birdiger şifalı ise saf zeytin yagıdır günde 3 çay kasığı saf zeytin yağı boğazı yumusatarak aşişlige ve ağrıya iyi gelir
boğaz ağrısına ayrıca meyan balı cok iyi gelmektedir bir nohut büyüklügünde bal ağızda emirse boğaza cok iyi gelir.
birdiger şifalı ise saf zeytin yagıdır günde 3 çay kasığı saf zeytin yağı boğazı yumusatarak aşişlige ve ağrıya iyi gelir
Ağız kokusuna bitkisel çözüm
Ağız kokusunun başlıca sebepleri yapmadan önce yemek yemek,içki içmek,sarımsak sogan yemek gibi bildigimiz şeylerdir, dişlerimizi fırcaladıgımızda bile bu kodan kurtulamayız ancak bu soruna bitkisel çözümler mevcut
bu bitkilerrin ilki kakule tohumudur bu tohum ezilerek yenildiğinde ağız kokusunu giderir.
Karanfilde diğer çözümdür karanfil ağızda çiğnendiğinde agız kokusunu yok eder ,karanfil ayrıca mide asitine de iyi gelerek mide rahatsızlığınıda giderir.
bu bitkilerrin ilki kakule tohumudur bu tohum ezilerek yenildiğinde ağız kokusunu giderir.
Karanfilde diğer çözümdür karanfil ağızda çiğnendiğinde agız kokusunu yok eder ,karanfil ayrıca mide asitine de iyi gelerek mide rahatsızlığınıda giderir.
SAÇ DÖKÜLMESİNE BİTKİSEL BAKIM
Saçlarınız matlaştı, keper sorununuz var ve kaşınıyor mu? İşte bitkilerle doğal çözümler...
1. Şerbetçiotu kozalağı, devetabanı karışımı: Kepekleri temizler, kan dolaşımını hızlandırır, saç dökülmesini durdurur.
2 kaşık devetabanı yaprakları, 2 kaşık meşe kabuğu, 2 kaşık şerbetçi otu kozalağı, 1 kaşık nane
Bitkilerin üzerine 2 litre kaynar su ekleyin, üzerini kapatıp 2 saat demlendirin. Saçlarınızı bu karışımla yıkayın ve kendi halinde kurumaya bırakın.
2. Isırgan otu kökü ve Latin çiçeği meyveleri karışımı: Kan dolaşımını hızlandırır ve kepek oluşumunu önler.
Eşit miktarda ısırgan kökü ve latin çiçeği meyvelerini karıştırın, 0.5 litre alkol ekleyin, 1 ay bekletin. 5 günde bir şişeyi çalkalayarak karıştırın. Haftada 2 defa uygulayın.
3. Isırgan otu: Saç derisi kaşıntısına karşı...
250 ml elma sirkesini kaynama derecesine kadar ısıtın ve içine bir avuç dolusu ince kıyılmış ısırgan otu yaprağı ekleyin. Soğuyana kadar demlendikten sonra süzün. Kafa derisine masaj yaparak durulayın.
4. Devetabanı, papatya ve sarı kantaron:
2 kaşık Devetabanı yaprakları, 1 kaşık Sarı kantaron, 2 kaşık Papatya
Bitkileri karıştın, 1 litre sıcak su ekleyin, demlendirin, soğumaya bırakın. Bir pamuk yardımıyla saç derisine uygulayın. Saçlarınızı yıkamadan kurumaya bırakın, bu karışımı haftada en fazla 2-3 kez kullanabilirsiniz.
ISIRGANDAN MASKE
5. Atkuyruğu ve ısırgan otu kökü karışımı:
1 kaşık Tarla at kuyruğu, 1 kaşık Isırgan kökü
Bitkilerin üzerine 5 kaşık alkol ekleyin, kapatın, karanlık bir yerde 1 hafta muhafaza edin. Sonra süzgeçten geçirin. Saçlarınızı yıkamadan önce pamuk yardımıyla maske olarak uygulayın.
6 Pıtrak ve devetabanı karışımı: Saçların ipeksi, dolgun olması için kullanılır.
3 kaşık Pıtrak otu, 2 kaşık Devetabanı yaprağı, 1 kaşık Ihlamur çiçeği, 1 kaşık Nane yaprağı ve çiçeği
Bitkilerin üzerine 1 litre sıcak su ekleyin, kapağını kapatın, 40 dakika demlendirin, ılık karışımla saçınızı yıkayın.
7. Havuçlu limonlu karışım: Mide, böbrek rahatsızlığından dolayı saç sorunu yaşayanlar kullanabilir
3 kaşık havuç suyu, 6 damla limon suyu
Karıştırın ve saçları sorunlu uzayan çocuklarınıza içirin. Havucu bol miktarda kullanın, haşlayın, havuç köfteleri yapın, havuç çayı demleyin. İç organ rahatsızlığından dolayı saçları sorunlu uzayan kişilerde kullanın.
8. Kırmızı biber reçetesi: Kan dolaşımını hızlandırır, saçları canlandırır.
Saçlarınız hızla dökülüyorsa sıradakileri uygulayın: 1 ölçü kırmızı sivri biberin üzerine 8 ölçü alkol ekleyin, 25 gün karanlık bir yerde dinlendirin, 5 günde bir çalkalayarak karıştırın. Süzün. Karışımdan bir miktar alın, üzerine 10 ölçü su ekleyin karıştırın. Pamukla saç derisine uygulayın.
YUMURTAYLA YIKAYIN
9. Yumurta sarısı ve akı:
Saçları yumurta sarısı ve akıyla yıkayabilirsiniz. Saçlarınızı ılık suyla ıslatın ve saç derinize yumurta karışımını sürün. 5 dakika bekletin. Daha sonra aşağıdaki şekilde hazırlanmış çayla saçınızı yıkayın.
1 tatlı kaşığı Gül yaprağı, 1 tatlı kaşığı Nane 1 tatlı kaşığı Adaçayı
Bitkilerin üzerine 300 ml kaynar su ekleyin ve 5 dk bekletin. Saçlarınızı bu çayla yıkayın. Kurutmayın, kendi haline bırakın.
1. Şerbetçiotu kozalağı, devetabanı karışımı: Kepekleri temizler, kan dolaşımını hızlandırır, saç dökülmesini durdurur.
2 kaşık devetabanı yaprakları, 2 kaşık meşe kabuğu, 2 kaşık şerbetçi otu kozalağı, 1 kaşık nane
Bitkilerin üzerine 2 litre kaynar su ekleyin, üzerini kapatıp 2 saat demlendirin. Saçlarınızı bu karışımla yıkayın ve kendi halinde kurumaya bırakın.
2. Isırgan otu kökü ve Latin çiçeği meyveleri karışımı: Kan dolaşımını hızlandırır ve kepek oluşumunu önler.
Eşit miktarda ısırgan kökü ve latin çiçeği meyvelerini karıştırın, 0.5 litre alkol ekleyin, 1 ay bekletin. 5 günde bir şişeyi çalkalayarak karıştırın. Haftada 2 defa uygulayın.
3. Isırgan otu: Saç derisi kaşıntısına karşı...
250 ml elma sirkesini kaynama derecesine kadar ısıtın ve içine bir avuç dolusu ince kıyılmış ısırgan otu yaprağı ekleyin. Soğuyana kadar demlendikten sonra süzün. Kafa derisine masaj yaparak durulayın.
4. Devetabanı, papatya ve sarı kantaron:
2 kaşık Devetabanı yaprakları, 1 kaşık Sarı kantaron, 2 kaşık Papatya
Bitkileri karıştın, 1 litre sıcak su ekleyin, demlendirin, soğumaya bırakın. Bir pamuk yardımıyla saç derisine uygulayın. Saçlarınızı yıkamadan kurumaya bırakın, bu karışımı haftada en fazla 2-3 kez kullanabilirsiniz.
ISIRGANDAN MASKE
5. Atkuyruğu ve ısırgan otu kökü karışımı:
1 kaşık Tarla at kuyruğu, 1 kaşık Isırgan kökü
Bitkilerin üzerine 5 kaşık alkol ekleyin, kapatın, karanlık bir yerde 1 hafta muhafaza edin. Sonra süzgeçten geçirin. Saçlarınızı yıkamadan önce pamuk yardımıyla maske olarak uygulayın.
6 Pıtrak ve devetabanı karışımı: Saçların ipeksi, dolgun olması için kullanılır.
3 kaşık Pıtrak otu, 2 kaşık Devetabanı yaprağı, 1 kaşık Ihlamur çiçeği, 1 kaşık Nane yaprağı ve çiçeği
Bitkilerin üzerine 1 litre sıcak su ekleyin, kapağını kapatın, 40 dakika demlendirin, ılık karışımla saçınızı yıkayın.
7. Havuçlu limonlu karışım: Mide, böbrek rahatsızlığından dolayı saç sorunu yaşayanlar kullanabilir
3 kaşık havuç suyu, 6 damla limon suyu
Karıştırın ve saçları sorunlu uzayan çocuklarınıza içirin. Havucu bol miktarda kullanın, haşlayın, havuç köfteleri yapın, havuç çayı demleyin. İç organ rahatsızlığından dolayı saçları sorunlu uzayan kişilerde kullanın.
8. Kırmızı biber reçetesi: Kan dolaşımını hızlandırır, saçları canlandırır.
Saçlarınız hızla dökülüyorsa sıradakileri uygulayın: 1 ölçü kırmızı sivri biberin üzerine 8 ölçü alkol ekleyin, 25 gün karanlık bir yerde dinlendirin, 5 günde bir çalkalayarak karıştırın. Süzün. Karışımdan bir miktar alın, üzerine 10 ölçü su ekleyin karıştırın. Pamukla saç derisine uygulayın.
YUMURTAYLA YIKAYIN
9. Yumurta sarısı ve akı:
Saçları yumurta sarısı ve akıyla yıkayabilirsiniz. Saçlarınızı ılık suyla ıslatın ve saç derinize yumurta karışımını sürün. 5 dakika bekletin. Daha sonra aşağıdaki şekilde hazırlanmış çayla saçınızı yıkayın.
1 tatlı kaşığı Gül yaprağı, 1 tatlı kaşığı Nane 1 tatlı kaşığı Adaçayı
Bitkilerin üzerine 300 ml kaynar su ekleyin ve 5 dk bekletin. Saçlarınızı bu çayla yıkayın. Kurutmayın, kendi haline bırakın.
20 Eylül 2010 Pazartesi
Lida zayıflama ilacı doktor yorumu
‘Hastalarıma kesinlikle önermem’ diyenler
“Li Da’zedelerden yoğun bakımda yatanlar bile var”
Zayıflamak için ilaç kullanılmasına karşıyım. Çok ağır ve kimyasal etki yapan ilaçların uzun vadede pek olumlu sonuç getirmediklerini gördüm. Bu nedenle ben doğal ve bitkisel içerikli programları hastalarıma öneriyorum. Sibutramin merkezi sinir sistemini yani beynin iştah merkezini bloke ediyor. İlaçla verilen kilolar ilaç bırakıldıktan sonra daha fazlasıyla geri alınıyor. Bu nedenle insanlar ilaca bağımlı hale geliyorlar. Li Da gibi ürünlerin yan etkisi nedeniyle yoğun bakımda yatan hastalar var. Li Da kullanıp başına çok şey gelen insanları tedavi ettim. Li Da’zedeler arasında kulüp başkanlarından çok ünlü sanatçılara kadar pek çok hastam oldu, onlara ilacın verdiği ağır hasarları tedavi etmek için özel bir program uyguladım. Dr. Ender Saraç
‘Zayıflatmak yerine bu ilaçlar cinayet işliyor’
Bizim klinikte zayıflamak amacıyla ilaç kullanmayı kesinlikle yasakladım. Bizde Li Da kullanan hiçbir hasta yoktur. Zayıflama ilacı kullanıp bize başvuran hastaları önce doktor kontrolüne alıyoruz. İlaçların vücutlarına verdikleri zararı inceliyoruz. Önce bu etkilerden kurtulmaları için tedavi uyguluyoruz. Li Da’nın ana maddesi diğer ilaçlarda da var. Ancak bu ana madde Li Da’da çok daha fazla. Bu nedenle de vücudun çökmesine neden oluyor. Bu ilacı insanlar günde iki kere alıyorlar. Vücut böylece mahvoluyor. Bu bir cinayet ilacı. Hastalarıma önerim egzersiz ve yaşam programı ile fazla kiloları vermeleri. İşin kolay yanına kaçmak uğruna insanlar sağlıklarından oluyorlar. Lütfen bu ilaçlara kanmayın. Dr. Muzaffer Kuşhan
‘Benim reçetemde böyle ürünlere asla yer yok’
“Li Da’zedelerden yoğun bakımda yatanlar bile var”
Zayıflamak için ilaç kullanılmasına karşıyım. Çok ağır ve kimyasal etki yapan ilaçların uzun vadede pek olumlu sonuç getirmediklerini gördüm. Bu nedenle ben doğal ve bitkisel içerikli programları hastalarıma öneriyorum. Sibutramin merkezi sinir sistemini yani beynin iştah merkezini bloke ediyor. İlaçla verilen kilolar ilaç bırakıldıktan sonra daha fazlasıyla geri alınıyor. Bu nedenle insanlar ilaca bağımlı hale geliyorlar. Li Da gibi ürünlerin yan etkisi nedeniyle yoğun bakımda yatan hastalar var. Li Da kullanıp başına çok şey gelen insanları tedavi ettim. Li Da’zedeler arasında kulüp başkanlarından çok ünlü sanatçılara kadar pek çok hastam oldu, onlara ilacın verdiği ağır hasarları tedavi etmek için özel bir program uyguladım. Dr. Ender Saraç
‘Zayıflatmak yerine bu ilaçlar cinayet işliyor’
Bizim klinikte zayıflamak amacıyla ilaç kullanmayı kesinlikle yasakladım. Bizde Li Da kullanan hiçbir hasta yoktur. Zayıflama ilacı kullanıp bize başvuran hastaları önce doktor kontrolüne alıyoruz. İlaçların vücutlarına verdikleri zararı inceliyoruz. Önce bu etkilerden kurtulmaları için tedavi uyguluyoruz. Li Da’nın ana maddesi diğer ilaçlarda da var. Ancak bu ana madde Li Da’da çok daha fazla. Bu nedenle de vücudun çökmesine neden oluyor. Bu ilacı insanlar günde iki kere alıyorlar. Vücut böylece mahvoluyor. Bu bir cinayet ilacı. Hastalarıma önerim egzersiz ve yaşam programı ile fazla kiloları vermeleri. İşin kolay yanına kaçmak uğruna insanlar sağlıklarından oluyorlar. Lütfen bu ilaçlara kanmayın. Dr. Muzaffer Kuşhan
‘Benim reçetemde böyle ürünlere asla yer yok’
Etiketler:
doktorun önermediği,
lida hakkında,
lida hakkında yorum,
lida zayıflama ilacı,
tehlikeli zayıflama ilaçları,
zararlı zayıflama ilaçları,
Zayıflama İlaçları hakkında yorumlar
Zayıflama ilaçları hakkında doktor görüşleri
Zayıflama ilaçları çeşitliliginden dolayı sağlık konusunda cok tartısılmakta kimi doktorlar herhangi bir sakınca görmezken ,kimi doktorlar şüpeli ölümleri zayıflama ilaclarının sebep oldugunu söylüyor,Bazı zayıflama ilaclarının gercekten etkili olmadıgını savunan ve ne faydası,nede zararı oldugunu belirten doktorlarda var,biz kesinlikle yazıflama ilacını recetelere yazmayız derken,diger kısım şişmanlık tehlıkelı hastalık oldugunu ilaclardan yararlanılmasının sakınca olmadıgını savunuyorlar
Satışının ve fiyatlarının cok olmasıyla alıcılarda cok tedirginde kalıyor ve careyi kullananların yorumlarından bilgi almak devreye giriyor
‘Reçetesiz hızla ve çok kilo vermek mümkün değil’
Şişmanlık ciddi olarak metabolik, genetik ve endokronik hastalık. Bu nedenle diyet ve egzersiz gibi zayıflama ilaçlarını da hastalarıma öneriyorum. İlaçsız hızlı ve çok kilo vermek mümkün değil. Ancak ilacı önerirken ruhsatlı olmasına özen gösteriyorum. Zayıflama ilaçlarının da diğer tüm hastalıklardaki ilaçlar gibi Sağlık Bakanlığı ruhsatlı olması gerekiyor. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın ruhsat verdiği tüm ilaçların toplatılması gerek. Bitkisel içerikli ilaçlara zayıflama ilacı değil vitamin olsa bile güvenmem. Eczanelerde bu tür ilaçların eczacılar tarafından sorumsuzca satışı da kesinlikle yasaklanmalı. İlaç önermeden önce hastanın tüm tetkiklerinin yapılması lazım. Prof. Dr. Temel Yılmaz
‘Hastalarıma kesinlikle önermem’ diyenler
“Li Da’zedelerden yoğun bakımda yatanlar bile var”
Zayıflamak için ilaç kullanılmasına karşıyım. Çok ağır ve kimyasal etki yapan ilaçların uzun vadede pek olumlu sonuç getirmediklerini gördüm. Bu nedenle ben doğal ve bitkisel içerikli programları hastalarıma öneriyorum. Sibutramin merkezi sinir sistemini yani beynin iştah merkezini bloke ediyor. İlaçla verilen kilolar ilaç bırakıldıktan sonra daha fazlasıyla geri alınıyor. Bu nedenle insanlar ilaca bağımlı hale geliyorlar. Li Da gibi ürünlerin yan etkisi nedeniyle yoğun bakımda yatan hastalar var. Li Da kullanıp başına çok şey gelen insanları tedavi ettim. Li Da’zedeler arasında kulüp başkanlarından çok ünlü sanatçılara kadar pek çok hastam oldu, onlara ilacın verdiği ağır hasarları tedavi etmek için özel bir program uyguladım. Dr. Ender Saraç
‘Zayıflatmak yerine bu ilaçlar cinayet işliyor’
Bizim klinikte zayıflamak amacıyla ilaç kullanmayı kesinlikle yasakladım. Bizde Li Da kullanan hiçbir hasta yoktur. Zayıflama ilacı kullanıp bize başvuran hastaları önce doktor kontrolüne alıyoruz. İlaçların vücutlarına verdikleri zararı inceliyoruz. Önce bu etkilerden kurtulmaları için tedavi uyguluyoruz. Li Da’nın ana maddesi diğer ilaçlarda da var. Ancak bu ana madde Li Da’da çok daha fazla. Bu nedenle de vücudun çökmesine neden oluyor. Bu ilacı insanlar günde iki kere alıyorlar. Vücut böylece mahvoluyor. Bu bir cinayet ilacı. Hastalarıma önerim egzersiz ve yaşam programı ile fazla kiloları vermeleri. İşin kolay yanına kaçmak uğruna insanlar sağlıklarından oluyorlar. Lütfen bu ilaçlara kanmayın. Dr. Muzaffer Kuşhan
‘Benim reçetemde böyle ürünlere asla yer yok’
İlaçla yapılan zayıflamanın adını bile vermem. Hiçbir şekilde ben zayıflamak isteyen kişilerin reçetesine ilaç yazmam. Çünkü ilaç vücudun metabolik dengesini bozar. Şişmanlığın cerrahi yoldan tedavisine de karşıyım. Mucize denilen ilaçlarla hiçbir şey düzelmez. Şişmanlık başlı başına bir hastalık değildir, hastalıkların toplamıdır bu nedenle bir ilaçla tedavisi mümkün değildir. İlaç ya da cerrahi operasyonlar pisliği halının altına süpürmek gibi geçici çözümlerdir. İnsanın başına büyük sorun açar. Verilen kilolar daha hızlı ve daha çok geri alınır. Diyet ürünlere de güvenmem, en doğrusu düzenli yeme alışkanlığının oturmasıdır, bu durumda vücut mutlaka ideal kilosuna kavuşur. Prof. Dr. Ahmet Aydın
‘Kullanırım da yazarım da’ diyenler
‘Ben de bunlardan kullanarak zayıfladım’
Zayıflama ilaçları kullanılmalı ancak belirli formatta. Hasta diyet ve fizik aktiviteye rağmen 1 yıl içinde zayıflayamıyorsa veya zayıfladığı halde yeniden kilo alıyorsa, obezite sınırlarını aşmışsa zayıflama ilaçları bilimsel olarak önerilir. Bu öneri, tıp literatüründe de zaten yer alıyor. Eğer sağlığım kilo nedeniyle tehlike altına girmişse kullanırım. Şu an kullandığım bir ilaç yok ancak geçmişte denediğim bazı bitkisel ürünler var ve başarılı sonuçlar aldım. Obezite sınırları içinde olan, diğer yöntemlerle kilo veremeyen hastalarıma da ilaç öneriyorum. Ama hiçbir zaman bu yöntem iş performansını düşürüp, sinirliliğe, sosyal davranış bozukluğu ve her şeyin ötesinde daha sonra yeniden kilo almaya yol açacağından önerilmez. Prof. Dr. Ziya Mocan
‘Şişmanlık bir hastalıktır ilaçsız tedavi edilemez’
Obezite bir hastalıktır yeri ve zamanı geldiğinde bu nedenle ilaç kullanılabilir. Ancak bu ilacın doktor kontrolünde kullanılması gerekir. Eczanelerden doktor izni ve tetkiki olmadan kendi başlarına zayıflama ilaçları alıp kullananlar bu ilaçlardan zarar görüyorlar. Gerektiği zamanlarda ben de zayıflama ilacı kullanırım, hastalarıma da öneririm. Bu ilaçlar asla öldürmez. Fakat bu ilaçların gelişigüzel kullanılması ölümlere yol açıyor. Boşu boşuna paniğe kapılmaya gerek yok. İlaçsız ve kısa dönemde çok kilo vermek sadece açlık diyeti ile günde 500 kalorinin altında diyetle olur. Ancak burada kişi yağdan değil kastan, sudan verir. Ani ölüm riski esas bu grupta artar. Prof. Dr. Ertuğrul Taşan
Satışının ve fiyatlarının cok olmasıyla alıcılarda cok tedirginde kalıyor ve careyi kullananların yorumlarından bilgi almak devreye giriyor
‘Reçetesiz hızla ve çok kilo vermek mümkün değil’
Şişmanlık ciddi olarak metabolik, genetik ve endokronik hastalık. Bu nedenle diyet ve egzersiz gibi zayıflama ilaçlarını da hastalarıma öneriyorum. İlaçsız hızlı ve çok kilo vermek mümkün değil. Ancak ilacı önerirken ruhsatlı olmasına özen gösteriyorum. Zayıflama ilaçlarının da diğer tüm hastalıklardaki ilaçlar gibi Sağlık Bakanlığı ruhsatlı olması gerekiyor. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın ruhsat verdiği tüm ilaçların toplatılması gerek. Bitkisel içerikli ilaçlara zayıflama ilacı değil vitamin olsa bile güvenmem. Eczanelerde bu tür ilaçların eczacılar tarafından sorumsuzca satışı da kesinlikle yasaklanmalı. İlaç önermeden önce hastanın tüm tetkiklerinin yapılması lazım. Prof. Dr. Temel Yılmaz
‘Hastalarıma kesinlikle önermem’ diyenler
“Li Da’zedelerden yoğun bakımda yatanlar bile var”
Zayıflamak için ilaç kullanılmasına karşıyım. Çok ağır ve kimyasal etki yapan ilaçların uzun vadede pek olumlu sonuç getirmediklerini gördüm. Bu nedenle ben doğal ve bitkisel içerikli programları hastalarıma öneriyorum. Sibutramin merkezi sinir sistemini yani beynin iştah merkezini bloke ediyor. İlaçla verilen kilolar ilaç bırakıldıktan sonra daha fazlasıyla geri alınıyor. Bu nedenle insanlar ilaca bağımlı hale geliyorlar. Li Da gibi ürünlerin yan etkisi nedeniyle yoğun bakımda yatan hastalar var. Li Da kullanıp başına çok şey gelen insanları tedavi ettim. Li Da’zedeler arasında kulüp başkanlarından çok ünlü sanatçılara kadar pek çok hastam oldu, onlara ilacın verdiği ağır hasarları tedavi etmek için özel bir program uyguladım. Dr. Ender Saraç
‘Zayıflatmak yerine bu ilaçlar cinayet işliyor’
Bizim klinikte zayıflamak amacıyla ilaç kullanmayı kesinlikle yasakladım. Bizde Li Da kullanan hiçbir hasta yoktur. Zayıflama ilacı kullanıp bize başvuran hastaları önce doktor kontrolüne alıyoruz. İlaçların vücutlarına verdikleri zararı inceliyoruz. Önce bu etkilerden kurtulmaları için tedavi uyguluyoruz. Li Da’nın ana maddesi diğer ilaçlarda da var. Ancak bu ana madde Li Da’da çok daha fazla. Bu nedenle de vücudun çökmesine neden oluyor. Bu ilacı insanlar günde iki kere alıyorlar. Vücut böylece mahvoluyor. Bu bir cinayet ilacı. Hastalarıma önerim egzersiz ve yaşam programı ile fazla kiloları vermeleri. İşin kolay yanına kaçmak uğruna insanlar sağlıklarından oluyorlar. Lütfen bu ilaçlara kanmayın. Dr. Muzaffer Kuşhan
‘Benim reçetemde böyle ürünlere asla yer yok’
İlaçla yapılan zayıflamanın adını bile vermem. Hiçbir şekilde ben zayıflamak isteyen kişilerin reçetesine ilaç yazmam. Çünkü ilaç vücudun metabolik dengesini bozar. Şişmanlığın cerrahi yoldan tedavisine de karşıyım. Mucize denilen ilaçlarla hiçbir şey düzelmez. Şişmanlık başlı başına bir hastalık değildir, hastalıkların toplamıdır bu nedenle bir ilaçla tedavisi mümkün değildir. İlaç ya da cerrahi operasyonlar pisliği halının altına süpürmek gibi geçici çözümlerdir. İnsanın başına büyük sorun açar. Verilen kilolar daha hızlı ve daha çok geri alınır. Diyet ürünlere de güvenmem, en doğrusu düzenli yeme alışkanlığının oturmasıdır, bu durumda vücut mutlaka ideal kilosuna kavuşur. Prof. Dr. Ahmet Aydın
‘Kullanırım da yazarım da’ diyenler
‘Ben de bunlardan kullanarak zayıfladım’
Zayıflama ilaçları kullanılmalı ancak belirli formatta. Hasta diyet ve fizik aktiviteye rağmen 1 yıl içinde zayıflayamıyorsa veya zayıfladığı halde yeniden kilo alıyorsa, obezite sınırlarını aşmışsa zayıflama ilaçları bilimsel olarak önerilir. Bu öneri, tıp literatüründe de zaten yer alıyor. Eğer sağlığım kilo nedeniyle tehlike altına girmişse kullanırım. Şu an kullandığım bir ilaç yok ancak geçmişte denediğim bazı bitkisel ürünler var ve başarılı sonuçlar aldım. Obezite sınırları içinde olan, diğer yöntemlerle kilo veremeyen hastalarıma da ilaç öneriyorum. Ama hiçbir zaman bu yöntem iş performansını düşürüp, sinirliliğe, sosyal davranış bozukluğu ve her şeyin ötesinde daha sonra yeniden kilo almaya yol açacağından önerilmez. Prof. Dr. Ziya Mocan
‘Şişmanlık bir hastalıktır ilaçsız tedavi edilemez’
Obezite bir hastalıktır yeri ve zamanı geldiğinde bu nedenle ilaç kullanılabilir. Ancak bu ilacın doktor kontrolünde kullanılması gerekir. Eczanelerden doktor izni ve tetkiki olmadan kendi başlarına zayıflama ilaçları alıp kullananlar bu ilaçlardan zarar görüyorlar. Gerektiği zamanlarda ben de zayıflama ilacı kullanırım, hastalarıma da öneririm. Bu ilaçlar asla öldürmez. Fakat bu ilaçların gelişigüzel kullanılması ölümlere yol açıyor. Boşu boşuna paniğe kapılmaya gerek yok. İlaçsız ve kısa dönemde çok kilo vermek sadece açlık diyeti ile günde 500 kalorinin altında diyetle olur. Ancak burada kişi yağdan değil kastan, sudan verir. Ani ölüm riski esas bu grupta artar. Prof. Dr. Ertuğrul Taşan
Kansere Neden olan etkenler
Kansere neden olan etkenler ikiye ayrılır, biri genetik ikncisi çevresel etkenler genetik etkenler bilindiği gibi babadan anneden dir
Çevresel etkenlerin başında sigara,alkol,rontgen ışınlarına maruz kalmak,hormon bozuklukları,ultra viole ışınlar ve kimyasal maddelerın kansere neden olan önemli nedenler olarak biliniyor
Çevresel etkenlerin başında sigara,alkol,rontgen ışınlarına maruz kalmak,hormon bozuklukları,ultra viole ışınlar ve kimyasal maddelerın kansere neden olan önemli nedenler olarak biliniyor
Etiketler:
alkol zararı,
kanser,
kanser sebebleri,
kanserin nedenleri,
röntgen,
sigara zararı
BİTKİSEL ZAYIFLAMA İLAÇLARI HAKKINDA
Günümüzde zayıflama ilaçları sayısı oldukça fazla ve alırken hangisinin saglıklı oldugunu bilmek çok önemli eğer sizde bu ilaçlardan almayı düşünürseniz kesinlikle ilaç hakkında bilgileri yorumları araştırmanız yararlı olacaktır ,
Almayı düşündüğünüz ilacı kullananların yorumları size çok bilgi sağlar ve alırken birdaha düşünürsünüz ger cekten saglıklı oldugu bilinen ilaçlar vardır ama kesinlikle kulaktan duydugunuz ilaçlara çok güvenmeyiniz...
Almayı düşündüğünüz ilacı kullananların yorumları size çok bilgi sağlar ve alırken birdaha düşünürsünüz ger cekten saglıklı oldugu bilinen ilaçlar vardır ama kesinlikle kulaktan duydugunuz ilaçlara çok güvenmeyiniz...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)