Uzmanlar keçiboynuzunun, nefes darlığı, astım, akciğer kanseri, mide ve bağırsak hastalıkları, cinsel isteksizlik, kansızlık, iktidarsızlık ve sperm azlığı gibi birçok rahatsızlığa karşı etkili olduğunu belirtiyor. Peki, keçiboynuzunu nasıl kullanmalı? İşte cevaplar…
En önemli özelliği nefes darlığına karşı oldukça etkili olması olan ve Akdeniz havzasında yetişen keçiboynuzu 5 bin yıldan beri insanların derdine deva olmaya devam ediyor.
8-10 metre yüksekliğinde, daima yeşil kalan bir ağaç olan keçiboynuzu bitkisi siyah boynuz şeklinde meyvelere sahiptir.
Oldukça besleyici ve farklı tadıyla özel bir besin olan keçiboynuzu, harnup olarak da bilinir. A, B ve E vitaminleri ile bol miktarda potasyum, kalsiyum ve fosfor içerir.
Keçiboynuzu ve pekmezi yüksek besin değeri ile özellikle zayıflık çekenlere ve gelişim çağındaki çocuklara oldukça faydalı bir besindir.
Keçiboynuzu, aşağıdaki şekillerde kullanılabilir:
- Meyveleri taze ve kuru olarak yenir, çekirdeklerinden yararlanılabilir.
- Yaprakları ve dalları kurutulup kaynatılarak keçiboynuzu çayı yapılabilir.
- Keçiboynuzu, pekmez olarak tüketildiğinde de oldukça faydalıdır. Her gün düzenli olarak keçiboynuzu pekmezi yiyerek yapılacak keçiboynuzu kürü özellikle kansızlık çekenlere ve sperm azlığı şikâyeti olanlara çok yararlıdır.
- Keçiboynuzu çekirdeği öğütülüp suda kaynatıldıktan sonra lapa yapılarak vücuttaki şişkinlik ve yaralara sürülürse çok faydası görülür. Bu lapa basur memelerine de sürülebilir.
Özellikle balla karıştırılarak sabahları açkarnına birkaşık yenilmesi vücüttaki zehirli maddelerin atılmasını sağlar ve vücudu dinçleştirir
İdeal ve sağlıklı diyetler,Zayıflama ilaçları hakkında bilgiler,Şifalı bitkiler ve dahafazlası
11 Eylül 2010 Cumartesi
Adaçayı nın faydaları
Diğer İsimleri : Kutsal bitki, Salvia officinalis, Feuille de sauge, Salvie folium, Sauge
Botanik Bilgi : Ballıbabagillerden; özellikle Akdeniz bölgesinde yetişen ıtırlı bir bitkidir.30-75 cm. arasında boylanabilen adaçayı türleri, kışın yapraklarını dökmeyen, dayanıklı otsu ya da çalımsı bitkilerdir. Menekşeye benzeyen çiçekleri haziran - temmuz aylarında açar. Kare kesitli tüylü gövdesi, bitkinin ikinci yılında odunsulaşır. Genellikle yakıcı kokuşu olan gri-yeşil yaprakları, bazı türlerde alacalı, hatta kırmızı ve mor renklerde olur. Çift dudaklı, derin hazneli çiçekleri genelde mor-mavi renkli iken, seyrek olarak beyaz ya da pembe renkli çiçek açan türleri de görülür. Bitkinin minik tohumları koyu kahverengi ve yumurta biçimlidir. Genelde tohumuyla kendiliğinden çoğalan adaçayı bitkisi, istenirse gövde çelikleriyle de üretilebilir.
Bilinen Bileşimi : Eterik yağ ( tuyon, sineol, borneol, pinen ), saponin, tanen, glikozid, pikrosalvin, reçine, fumarik asid, irsol asidi, oleanol asidi,ntriacoton, flavon, asparagin , uvaolpa radifenol.
Faydaları :
Şekerli hastaların sinirlerini teskin eder.
Midevidir. Sindirimi kolaylaştırır.
Dispepsi (hazımsızlık) durumunda çok etkili bir gaz söktürücüdür.
Gece terlemelerini en aza indirger.
İdrar söktürücüdür.
Kadınlarda dölyatağı kaslarını uyarır. Aybaşı düzensizliklerini ve aşırı sancıları giderir.
Östrojen hormonu içerir. Menopoz dönemi sıkıntılarını azaltır.
Adaçayının içerdiği uçucu yağ, mukoza zarlarını iyileştirdiği için ağız, dişeti ve dildeki şikayetlerle boğaz ve bademcik enfeksiyonlarına karşı iyileştiricidir.
Bitki, antifungal etkiler taşır. Yani ciltteki mantarlara sürülürse onları yok eder.
Adaçayı yaraların iyileşmesini hızlandırır.
Adaçayı dişleri beyazlatır ve sağlamlaştırır.
Not : Grip ve nezle salgınlarında oturduğunuz odada adaçayını kekikle beraber kaynatırsanız odayı dezenfekte eder.
Yan Tesirleri : Tansiyonu yüksek olanlara günde 1 bardaktan fazlası yasak. Hamilelere ve karaciğer iltihabı olanlara yasak. Erkeklerde cinsel gücü azaltır, kadınlarda ise artırır.
Kullanım Biçimleri : Çay Hazırlamak: Yarım veya bir tatlı kaşığı dolusu ince kıyılmış kuru yaprak, bir su bardağı dolusu kaynar suyla haşlanır ve üstü kapalı olarak 10 dakika demlendikten sonra süzülür. Günde 2-3 bardak içilir. Taze bitki kullanılması durumunda 4-5 dakika demleme süresi yeterlidir.Çalkalama/Gargara: 2-3 tatlı kaşığı kurutulmuş ve ince kıyılmış yaprak, 2 bardak soğuk suya eklenir ve ateşe konur. kaynamaya başlayınca ocaktan indirilir ve üstü kapalı olarak 15 dakika demlendikten sonra süzülür. Günde pek çok kere 5-10 dakika süreli gargaralar yapılır.
Tentür Kullanımı : Günde 3 kere, 15-20 damla kadar D2 inceltisindeki tentür, yarım kahve fincanı suya eklenerek alınır. Çay olarak kullanılabildiği her yerde tentür de kullanılabilir.
Karışımlar : Gargaralarda ve çalkalamalarda kekikle, sindirim sorunlarında ise Mayıs papatyası ile eşit oranda karıştırılır.
Adaçayı Sirkesi : Geniş ağızlı bir şişe, çayır adaçayı çiçeği ile doldurulur, çiçeklerin üstüne çıkacak kadar doğal üzüm sirkesi eklenir ve şişe 14 gün güneşte veya sıcak bir ortamda, arada bir çalkalanarak bekletilir ve süzülür.
Oturma Banyosu : İki avuç dolusu yaprak soğuk suda gece boyunca bekletilir. Ertesi gün kaynama derecesine kadar ısıtılır, 5-6 dakika demlendikten sonra süzülür ve banyo suyuna eklenir.
Botanik Bilgi : Ballıbabagillerden; özellikle Akdeniz bölgesinde yetişen ıtırlı bir bitkidir.30-75 cm. arasında boylanabilen adaçayı türleri, kışın yapraklarını dökmeyen, dayanıklı otsu ya da çalımsı bitkilerdir. Menekşeye benzeyen çiçekleri haziran - temmuz aylarında açar. Kare kesitli tüylü gövdesi, bitkinin ikinci yılında odunsulaşır. Genellikle yakıcı kokuşu olan gri-yeşil yaprakları, bazı türlerde alacalı, hatta kırmızı ve mor renklerde olur. Çift dudaklı, derin hazneli çiçekleri genelde mor-mavi renkli iken, seyrek olarak beyaz ya da pembe renkli çiçek açan türleri de görülür. Bitkinin minik tohumları koyu kahverengi ve yumurta biçimlidir. Genelde tohumuyla kendiliğinden çoğalan adaçayı bitkisi, istenirse gövde çelikleriyle de üretilebilir.
Bilinen Bileşimi : Eterik yağ ( tuyon, sineol, borneol, pinen ), saponin, tanen, glikozid, pikrosalvin, reçine, fumarik asid, irsol asidi, oleanol asidi,ntriacoton, flavon, asparagin , uvaolpa radifenol.
Faydaları :
Şekerli hastaların sinirlerini teskin eder.
Midevidir. Sindirimi kolaylaştırır.
Dispepsi (hazımsızlık) durumunda çok etkili bir gaz söktürücüdür.
Gece terlemelerini en aza indirger.
İdrar söktürücüdür.
Kadınlarda dölyatağı kaslarını uyarır. Aybaşı düzensizliklerini ve aşırı sancıları giderir.
Östrojen hormonu içerir. Menopoz dönemi sıkıntılarını azaltır.
Adaçayının içerdiği uçucu yağ, mukoza zarlarını iyileştirdiği için ağız, dişeti ve dildeki şikayetlerle boğaz ve bademcik enfeksiyonlarına karşı iyileştiricidir.
Bitki, antifungal etkiler taşır. Yani ciltteki mantarlara sürülürse onları yok eder.
Adaçayı yaraların iyileşmesini hızlandırır.
Adaçayı dişleri beyazlatır ve sağlamlaştırır.
Not : Grip ve nezle salgınlarında oturduğunuz odada adaçayını kekikle beraber kaynatırsanız odayı dezenfekte eder.
Yan Tesirleri : Tansiyonu yüksek olanlara günde 1 bardaktan fazlası yasak. Hamilelere ve karaciğer iltihabı olanlara yasak. Erkeklerde cinsel gücü azaltır, kadınlarda ise artırır.
Kullanım Biçimleri : Çay Hazırlamak: Yarım veya bir tatlı kaşığı dolusu ince kıyılmış kuru yaprak, bir su bardağı dolusu kaynar suyla haşlanır ve üstü kapalı olarak 10 dakika demlendikten sonra süzülür. Günde 2-3 bardak içilir. Taze bitki kullanılması durumunda 4-5 dakika demleme süresi yeterlidir.Çalkalama/Gargara: 2-3 tatlı kaşığı kurutulmuş ve ince kıyılmış yaprak, 2 bardak soğuk suya eklenir ve ateşe konur. kaynamaya başlayınca ocaktan indirilir ve üstü kapalı olarak 15 dakika demlendikten sonra süzülür. Günde pek çok kere 5-10 dakika süreli gargaralar yapılır.
Tentür Kullanımı : Günde 3 kere, 15-20 damla kadar D2 inceltisindeki tentür, yarım kahve fincanı suya eklenerek alınır. Çay olarak kullanılabildiği her yerde tentür de kullanılabilir.
Karışımlar : Gargaralarda ve çalkalamalarda kekikle, sindirim sorunlarında ise Mayıs papatyası ile eşit oranda karıştırılır.
Adaçayı Sirkesi : Geniş ağızlı bir şişe, çayır adaçayı çiçeği ile doldurulur, çiçeklerin üstüne çıkacak kadar doğal üzüm sirkesi eklenir ve şişe 14 gün güneşte veya sıcak bir ortamda, arada bir çalkalanarak bekletilir ve süzülür.
Oturma Banyosu : İki avuç dolusu yaprak soğuk suda gece boyunca bekletilir. Ertesi gün kaynama derecesine kadar ısıtılır, 5-6 dakika demlendikten sonra süzülür ve banyo suyuna eklenir.
“Zayıflama İlaçları” hakkında düşünceler,önerilmeyen ilaçlar
1.gülçin Dediki:
Ağustos 23rd, 2008 at 14:11
iyi gunler ben 65 kılo 170 bayundayım reductıl kullanmayı dusunuyorum 55 kılo olmak ıcın burdakı bır eczane 1 ayda 10 kılo werdırdıgını soledı sızce kullanmalımıyım yoksa xenıcal mı kullanmalıyım en kısa zamanda cvbınızı beklıyorum??
2.suheyla Dediki:
Haziran 22nd, 2009 at 16:18
ben rx1 zayıflama ilacı kullandım once sırtımda karıncalanma sonra boynum tutuldu sonra elım uyuştu.boynumda kas sıkısması dendı.gectı.ben ilaçtan suphelenmedıgım için devam ettım sınır sıkısmasından amelıyat oldum.kolumda 10 tane dıkış rx1 hatırası var ama ilac fırması kesınlıkle kabul etmıyo.yorumlarımıda yayınlamıyor.ınsan saglıgı bukadar ucuzmu?1 arkadasımın daha aynı sey basına geldı.butun zayıflama ılacları bolemı yapıyor.baskalarınn basına da gelıyormu benmıyım sadece
3.defne Dediki:
Şubat 11th, 2010 at 22:54
iyi akşamlar ben82.6iken reductillve xenical kullanarak 1buçuk ayda14kilo verdim.ama reductill yasaklandı denince şok oldum.ben hiç bir saglık problemi yaşamadım.bir başkasının yanlış kullanımı yüzünden neden eczanelerden toplanıyor anlamadım.
4.funda Dediki:
Mart 20th, 2010 at 21:09
defne arkadaşım aynen görüşlerine katılıyorum reductil gibi sihirli bir hapı neden kaldırırlar kurunun yanında yaşda yandı 5 kutu kullandım ve zayıflamaktan başka hiçbi yan etkisini görmedim
5.SÜMEYRA Dediki:
Mart 21st, 2010 at 20:03
zayıflama ilaçları almak istiyorum
6.SÜMEYRA Dediki:
Mart 21st, 2010 at 20:04
evet
7.Güven Dediki:
Ağustos 6th, 2010 at 11:18
Arkadaşlar; 1 yıl önce Redüctil ilacı kullanımım sonrasında tansiyon problemi yaşadım. Eğer redüktil kullanırsanız lütfen tansiyonunuzu kontrol ettiriniz. Bu tarz yan etkiler yanlış kullanım nedeniyle oluşmuyor arkadaşlar. Sadece zayıflama ilaçlarının değil, tüm ilaçların hatta bu günlerde %100 bitkisel diye tanıtılan diğer ilaçlarında yan etkileri oluyor. Herkese mutlu, sağlıklı günler diliyorum.
8.defne Dediki:
Eylül 5th, 2010 at 23:24
yaaa arkadaşlar hala bi cevap yazan olmamış.retuctill i nerden bulabilirim veya satılıyorsa sin bulundugunuz yerde bana cvp yazarsanz sevinirm.
9.admin Dediki:
Eylül 10th, 2010 at 00:54
Merhaba, Reductil önermiyoruz.
Ağustos 23rd, 2008 at 14:11
iyi gunler ben 65 kılo 170 bayundayım reductıl kullanmayı dusunuyorum 55 kılo olmak ıcın burdakı bır eczane 1 ayda 10 kılo werdırdıgını soledı sızce kullanmalımıyım yoksa xenıcal mı kullanmalıyım en kısa zamanda cvbınızı beklıyorum??
2.suheyla Dediki:
Haziran 22nd, 2009 at 16:18
ben rx1 zayıflama ilacı kullandım once sırtımda karıncalanma sonra boynum tutuldu sonra elım uyuştu.boynumda kas sıkısması dendı.gectı.ben ilaçtan suphelenmedıgım için devam ettım sınır sıkısmasından amelıyat oldum.kolumda 10 tane dıkış rx1 hatırası var ama ilac fırması kesınlıkle kabul etmıyo.yorumlarımıda yayınlamıyor.ınsan saglıgı bukadar ucuzmu?1 arkadasımın daha aynı sey basına geldı.butun zayıflama ılacları bolemı yapıyor.baskalarınn basına da gelıyormu benmıyım sadece
3.defne Dediki:
Şubat 11th, 2010 at 22:54
iyi akşamlar ben82.6iken reductillve xenical kullanarak 1buçuk ayda14kilo verdim.ama reductill yasaklandı denince şok oldum.ben hiç bir saglık problemi yaşamadım.bir başkasının yanlış kullanımı yüzünden neden eczanelerden toplanıyor anlamadım.
4.funda Dediki:
Mart 20th, 2010 at 21:09
defne arkadaşım aynen görüşlerine katılıyorum reductil gibi sihirli bir hapı neden kaldırırlar kurunun yanında yaşda yandı 5 kutu kullandım ve zayıflamaktan başka hiçbi yan etkisini görmedim
5.SÜMEYRA Dediki:
Mart 21st, 2010 at 20:03
zayıflama ilaçları almak istiyorum
6.SÜMEYRA Dediki:
Mart 21st, 2010 at 20:04
evet
7.Güven Dediki:
Ağustos 6th, 2010 at 11:18
Arkadaşlar; 1 yıl önce Redüctil ilacı kullanımım sonrasında tansiyon problemi yaşadım. Eğer redüktil kullanırsanız lütfen tansiyonunuzu kontrol ettiriniz. Bu tarz yan etkiler yanlış kullanım nedeniyle oluşmuyor arkadaşlar. Sadece zayıflama ilaçlarının değil, tüm ilaçların hatta bu günlerde %100 bitkisel diye tanıtılan diğer ilaçlarında yan etkileri oluyor. Herkese mutlu, sağlıklı günler diliyorum.
8.defne Dediki:
Eylül 5th, 2010 at 23:24
yaaa arkadaşlar hala bi cevap yazan olmamış.retuctill i nerden bulabilirim veya satılıyorsa sin bulundugunuz yerde bana cvp yazarsanz sevinirm.
9.admin Dediki:
Eylül 10th, 2010 at 00:54
Merhaba, Reductil önermiyoruz.
AİLE DİYETİ
Kahvaltı seçenekleri
Haftanın altı günü ayrı alternatiften dilediğinizi seçin. Bütün kahvaltıların toplam kalori oranı sadece 250. Yedinci güne ne oldu dediğinizi duyar gibiyim. Pazar günü ( tabii ki çok aşırıya kaçmadan ) istediğiniz gibi bir kahvaltı sofrası hazırlayın ve pazar sabahın keyfini çıkarın.
Corn flakes, meyve suyu ve yoğurt: Bir ufak kaseye corn flakes ile sütü karıştırın. Bir su bardağı şekersiz portakal suyu ve en küçük boy yoğurt ile kahvaltıyı tamamlayın.
Haşlanmış yumurta ve tost : Bir adet haşlanmış yumurta, yağsız beyazpeynirli tost ve şekersiz bir fincan çay.
Domatesin tadı : 1,2 dilim kepek ekmeği2 dilim domates, 1 parça beyazpeynir ve bir su bardağıdomates suyu.
Sosisli kahvaltı : Bir büyük boy sosisi ızgarada pişirin. Yanına dana jambon ve kaşarpeynirinden oluşan yağsız bir tost hazırlayın. Şekersiz bir bardak çayı ihmal etmeyin.
Yoğurdun lezzeti : Bir küçük kap yoğurt, bir adet muz ve bir dilim tost ile birlikte bir fincan şekersiz kahve.
Meyve salatası : Bşer adet kivi, bir adet muz, bir elma ve iki dilim karpuzu diyet yoğurt ile karıştırın. Şekersiz bir fincan çayı unutmayın.
Zevkli akşam yemekleri
Diyeti bie keyif haline getirebilmek için önce onu bir işkence haline getirmek için önce onu bir işkence olmaktan çıkarın. Günün en keyifli öğünü olan akşam yemeklerini hep birlikte zevk haline getirin. Haftanın belirli akşamlarını sebze ve meyve kürü olarak seçin. Kendinize ve ailenize hiçbir sınır koymadan dilediğiniz kadar meyve, sebze yiyin. Ancak, kabuklu olan meyvelerin kabuklarını soymadan… kütür kütür bir elmayı ısıra ısıra yemenin keyfini sürün. biliyoruz sebze özellikle erkekler tarafından tercih edilmiyor. o halde bir günü de balığa ayırmaya ne dersiniz? tabii ki ızgara olmak koşuluyla! zaten balığı parçalamadan yemek çok daha makbul! leziz bir palamut balığını ızgarada yapıp bütün aile birlikte yemek hiç de fena olmaz.
Akşam Yemekleri İçin Alternatifler
Keyifli akşam yemekleri için size üç tane önerimiz var. Bir deneyin bakalım hoşunuza gidecek mi?
Kremalı domates soslu makarna ve yoğurt:
bir porsiyon kremalı domates sosunu 125 gram pişirilmiş spagetti ile karıştırın. üzerine Parmesan peyniri dökün ve mevsim sebzeleriyle servis edin. Yemeğin yanına bir küçük kap yoğurt da alabilirsiniz.
Fesleğen soslu makarna: 200 gram fiyonk ya da burgu makarnanın üstüne fesleğen ilave edin. Üzerine Parmesan peyniri dökün. makarnanın yanına sebze katarak servis edin.
Mantarlı Kereviz: dört adet orta boy kerevizin içini oyun. 250 gram mantar, sivri biber, domates, maydonoz ve dereotunu doğrayı karıştırın. üzeirne sıvı yağ ve bir tatlı kaşığı şeker ekleyerek karıştırın. kerevizlerin içine bu karışımdan koyarak az suyla karıştırın.
Haftanın altı günü ayrı alternatiften dilediğinizi seçin. Bütün kahvaltıların toplam kalori oranı sadece 250. Yedinci güne ne oldu dediğinizi duyar gibiyim. Pazar günü ( tabii ki çok aşırıya kaçmadan ) istediğiniz gibi bir kahvaltı sofrası hazırlayın ve pazar sabahın keyfini çıkarın.
Corn flakes, meyve suyu ve yoğurt: Bir ufak kaseye corn flakes ile sütü karıştırın. Bir su bardağı şekersiz portakal suyu ve en küçük boy yoğurt ile kahvaltıyı tamamlayın.
Haşlanmış yumurta ve tost : Bir adet haşlanmış yumurta, yağsız beyazpeynirli tost ve şekersiz bir fincan çay.
Domatesin tadı : 1,2 dilim kepek ekmeği2 dilim domates, 1 parça beyazpeynir ve bir su bardağıdomates suyu.
Sosisli kahvaltı : Bir büyük boy sosisi ızgarada pişirin. Yanına dana jambon ve kaşarpeynirinden oluşan yağsız bir tost hazırlayın. Şekersiz bir bardak çayı ihmal etmeyin.
Yoğurdun lezzeti : Bir küçük kap yoğurt, bir adet muz ve bir dilim tost ile birlikte bir fincan şekersiz kahve.
Meyve salatası : Bşer adet kivi, bir adet muz, bir elma ve iki dilim karpuzu diyet yoğurt ile karıştırın. Şekersiz bir fincan çayı unutmayın.
Zevkli akşam yemekleri
Diyeti bie keyif haline getirebilmek için önce onu bir işkence haline getirmek için önce onu bir işkence olmaktan çıkarın. Günün en keyifli öğünü olan akşam yemeklerini hep birlikte zevk haline getirin. Haftanın belirli akşamlarını sebze ve meyve kürü olarak seçin. Kendinize ve ailenize hiçbir sınır koymadan dilediğiniz kadar meyve, sebze yiyin. Ancak, kabuklu olan meyvelerin kabuklarını soymadan… kütür kütür bir elmayı ısıra ısıra yemenin keyfini sürün. biliyoruz sebze özellikle erkekler tarafından tercih edilmiyor. o halde bir günü de balığa ayırmaya ne dersiniz? tabii ki ızgara olmak koşuluyla! zaten balığı parçalamadan yemek çok daha makbul! leziz bir palamut balığını ızgarada yapıp bütün aile birlikte yemek hiç de fena olmaz.
Akşam Yemekleri İçin Alternatifler
Keyifli akşam yemekleri için size üç tane önerimiz var. Bir deneyin bakalım hoşunuza gidecek mi?
Kremalı domates soslu makarna ve yoğurt:
bir porsiyon kremalı domates sosunu 125 gram pişirilmiş spagetti ile karıştırın. üzerine Parmesan peyniri dökün ve mevsim sebzeleriyle servis edin. Yemeğin yanına bir küçük kap yoğurt da alabilirsiniz.
Fesleğen soslu makarna: 200 gram fiyonk ya da burgu makarnanın üstüne fesleğen ilave edin. Üzerine Parmesan peyniri dökün. makarnanın yanına sebze katarak servis edin.
Mantarlı Kereviz: dört adet orta boy kerevizin içini oyun. 250 gram mantar, sivri biber, domates, maydonoz ve dereotunu doğrayı karıştırın. üzeirne sıvı yağ ve bir tatlı kaşığı şeker ekleyerek karıştırın. kerevizlerin içine bu karışımdan koyarak az suyla karıştırın.
DOMUZ GRİBİNDEN KORUNMAK İÇiN
Son günlerde en çok duyduğumuz ve hepimizin içinde endişeler taşıdığı bir hastalık aslında. Günden güne de yurdumuzda yayılma göstermektedir. Her gün yeni bir ilde domuz gribi vakası haberi alıyoruz. Peki neden domuz gribi denmiş? Çünkü bu virüs domuzlar arasında görülen grip virüslerine çok benzerlik göstermektedir. Aslında bu yeni virüs insan, domuz ve kuş virüslerinin bir karışımıdır.
Domuz Gribi Nedir?
Domuz Gribi : A (H1N1) tipi virüsten kaynaklanan, insanlarda hastalığa yol açan viral bir hastalıktır. Hastalık ilk kez Meksika ve ABD’de görülmüş ve daha sonra birçok ülkeye yayılmıştır.
Merkezi Cenevre’de bulunan WHO’nun, gribin, kuş gribinin 2003′te tekrar belirmesinden bu yana en geniş çaplı yaygın hastalık riskini taşıdığını açıklaması, tehdidin boyutunu gösteriyor.
Domuz Gribinin Belirtileri
Aslında Domuz Gribinin belirtileri normal insan gribinin belirtilerine benzerlik göstermektedir.
Sistemik Belirtiler : Yüksek ateş
Vücuttaki genel belirtiler : Halsizlik, yorgunluk, titreme
Solunum Sistemi Belirtileri : Öksürük
Nazofarinks Belirtiler : Boğaz kuruluğu, burun akıntısı
Bağırsak : İshal
Mide : Kusma
Domuz Gribinin aslında en belirgin belirtisi yüksek ateştir. Bazı hastalarda ishal, bulantı ve kusmaya rastlanmaktadır.
Domuz Gribi Nasıl Bulaşır?
Domuz gribi normal gripte olduğu gibi virüslerle bulaşmaktadır. Aslında öncelikle virüslerin ne olduğunu bilmek önemlidir.Virüsler aslında cansız olan ancak canlı bir varlığa girdiğinde canlılık özelliği gösteren mikroskobik canlılardır. Virüsler, cansız olarak havada asılı durabilirler bir canlının vücuduna girerek canlılık özelliği gösterirler. Virüslerin ortamda ne kadar canlı kalabileceğini ortamın ısısı, nem oranı, yüzey niteliği gibi pek çok faktör etkiler. Eğer canlının bağışıklık sistemi zayıfsa onu kolaylıkla hasta edebilirler. Buradan da anlaşılacağı üzere domuz gribi virüsü de hava yoluyla ya da doğrudan temas yoluyla insandan insana geçebilir. Grip virüsü bulaşan bir yere dokunulduktan sonra, eller ağız ya da buruna götürüldüğünde de hastalık bulaşabilir. Hasta kişinin temasının olduğu bu yüzeylere dokunulmamalı, herhangi bir sebeple dokunulduysa eller yıkanmalıdır.
Hastalığa Yakalanan Kişiler Ne Kadar Süreyle Bulaştırıcıdır?
Hasta olan kişiler, belirtilerin başlamasından bir gün öncesi ve 7 gün sonrasına kadar bulaştırıcıdırlar.
Domuz Gribinden Korunma Yolları
Kalabalık ortamlardan uzak durmaya çalışın. Eğer zorunlu olarak bulunuyorsanız ortamı sürekli havalandırın. Ellerinizi sabunlamadan ağzınıza burnunuza ve gözünüze götürmeyiniz.
Öksürdükten ve hapşırdıktan sonra ellerinizi bol sabun ve suyla yıkayınız. Alkol içeren el yıkama antiseptikleri de etkilidir.
Öksürme ve hapşırma sırasında ağzınızı ve burnunuzu bir mendil ile kapatınız. Mendilinizi kullandıktan sonra çöp sepetine atınız.
Yemek yemeden önce mutlaka elleriniz sabun ve su ile en az 15-20 saniye sabunlayınız.
Evinizde ise ortamı sürekli havalandırın. Yüzeyleri (masalar, kapı kolları, banyo yüzeyleri, mutfak tezgahı, oyuncaklar vb) günlük temizlikte kullanılan deterjanlarla temizleyiniz.
Hastalığın bulaşmaması için çevrenizdeki kişilerden uzak durunuz.
Domuz gribine yakalanırsanız, belirtilerin başlamasından 7 gün sonrasına ya da belirtilerinizin tamamen geçmesinden bir gün sonrasına kadar evde istirahat ediniz.
Domuz gribi olan kişilerle eşyalarınızı (havlu, çarşaf, yastık, tabak, bardak vb.) ortak kullanmayın. Bu eşyalara dokunduktan sonra ellerinizi sabunlayınız.
Hastalığın bulaşmaması için çevrenizdeki kişilerden uzak durunuz. Gerekirse maske takınız.
Acil Müdahale Gerektiren Durumlar
Erişkinlerde:
Zor nefes almak veya nefes darlığı
Bilinç bulanıklığı
Sık ve uzun süreli kusma
Çocuklarda:
Ateşle beraber döküntü görülmesi
Vücutta solgunluk ya da morarma
Hızlı veya zor nefes alma
Beslenememe
Uyarılara cevapta azalma ve uykuya meyil
Huzursuzluk
Domuz Gribinden Korunmak İçin Nasıl Beslenmeliyiz?
♦Domuz gribinden korunmak için öncelikle bağışıklık sistemimizi güçlendirmemiz gerekmektedir. Bunun için bağışıklık sistemimizi güçlendirici özellikle sarımsak olmak üzere, baklagiller, yumurta, balık, et ve et ürünleri, süt ve süt ürünleri yeşil sebze ve meyve gibi besinleri bolca tüketmeliyiz.
♦C vitamini de almak önemlidir. Bunun için C vitamini bulunan mandalina, portakal yemeliyiz.
Bol sıvı tüketmeliyiz. Aldığımız sıvılar vücudumuzdaki zaralı maddelerin dışarıya atılmasına yardımcı olur.
♦Domuz gribinden korunmada yer elmasının da büyük katkısının olduğunu düşünen bazı uzmanlar da vardır. Onların düşüncelerine göre yer elmasında bol miktarda A ve C vitaminleri ve demir, fosfor, kalsiyum bulunmaktadır. Bu da bağışıklık sistemini kuvvetlendiriyor.
♦Bir bardağın içine bir çay kaşığı kadar tuz katın, bardağın yarısına kadar ılık su dodurun bu suyla gargara edin. Bu yöntemi günde iki kere tekrarlayın.
♦Bitkisel çaylar, yeşil ve siyah çayları ılık ve sıcak olarak bolca tüketiniz. Böylece boğazda birikmiş olan virüsleri uzaklaştırabilirsiniz. Virüsler midede yaşama özelliklerini kaybederler .
Domuz Gribi Nedir?
Domuz Gribi : A (H1N1) tipi virüsten kaynaklanan, insanlarda hastalığa yol açan viral bir hastalıktır. Hastalık ilk kez Meksika ve ABD’de görülmüş ve daha sonra birçok ülkeye yayılmıştır.
Merkezi Cenevre’de bulunan WHO’nun, gribin, kuş gribinin 2003′te tekrar belirmesinden bu yana en geniş çaplı yaygın hastalık riskini taşıdığını açıklaması, tehdidin boyutunu gösteriyor.
Domuz Gribinin Belirtileri
Aslında Domuz Gribinin belirtileri normal insan gribinin belirtilerine benzerlik göstermektedir.
Sistemik Belirtiler : Yüksek ateş
Vücuttaki genel belirtiler : Halsizlik, yorgunluk, titreme
Solunum Sistemi Belirtileri : Öksürük
Nazofarinks Belirtiler : Boğaz kuruluğu, burun akıntısı
Bağırsak : İshal
Mide : Kusma
Domuz Gribinin aslında en belirgin belirtisi yüksek ateştir. Bazı hastalarda ishal, bulantı ve kusmaya rastlanmaktadır.
Domuz Gribi Nasıl Bulaşır?
Domuz gribi normal gripte olduğu gibi virüslerle bulaşmaktadır. Aslında öncelikle virüslerin ne olduğunu bilmek önemlidir.Virüsler aslında cansız olan ancak canlı bir varlığa girdiğinde canlılık özelliği gösteren mikroskobik canlılardır. Virüsler, cansız olarak havada asılı durabilirler bir canlının vücuduna girerek canlılık özelliği gösterirler. Virüslerin ortamda ne kadar canlı kalabileceğini ortamın ısısı, nem oranı, yüzey niteliği gibi pek çok faktör etkiler. Eğer canlının bağışıklık sistemi zayıfsa onu kolaylıkla hasta edebilirler. Buradan da anlaşılacağı üzere domuz gribi virüsü de hava yoluyla ya da doğrudan temas yoluyla insandan insana geçebilir. Grip virüsü bulaşan bir yere dokunulduktan sonra, eller ağız ya da buruna götürüldüğünde de hastalık bulaşabilir. Hasta kişinin temasının olduğu bu yüzeylere dokunulmamalı, herhangi bir sebeple dokunulduysa eller yıkanmalıdır.
Hastalığa Yakalanan Kişiler Ne Kadar Süreyle Bulaştırıcıdır?
Hasta olan kişiler, belirtilerin başlamasından bir gün öncesi ve 7 gün sonrasına kadar bulaştırıcıdırlar.
Domuz Gribinden Korunma Yolları
Kalabalık ortamlardan uzak durmaya çalışın. Eğer zorunlu olarak bulunuyorsanız ortamı sürekli havalandırın. Ellerinizi sabunlamadan ağzınıza burnunuza ve gözünüze götürmeyiniz.
Öksürdükten ve hapşırdıktan sonra ellerinizi bol sabun ve suyla yıkayınız. Alkol içeren el yıkama antiseptikleri de etkilidir.
Öksürme ve hapşırma sırasında ağzınızı ve burnunuzu bir mendil ile kapatınız. Mendilinizi kullandıktan sonra çöp sepetine atınız.
Yemek yemeden önce mutlaka elleriniz sabun ve su ile en az 15-20 saniye sabunlayınız.
Evinizde ise ortamı sürekli havalandırın. Yüzeyleri (masalar, kapı kolları, banyo yüzeyleri, mutfak tezgahı, oyuncaklar vb) günlük temizlikte kullanılan deterjanlarla temizleyiniz.
Hastalığın bulaşmaması için çevrenizdeki kişilerden uzak durunuz.
Domuz gribine yakalanırsanız, belirtilerin başlamasından 7 gün sonrasına ya da belirtilerinizin tamamen geçmesinden bir gün sonrasına kadar evde istirahat ediniz.
Domuz gribi olan kişilerle eşyalarınızı (havlu, çarşaf, yastık, tabak, bardak vb.) ortak kullanmayın. Bu eşyalara dokunduktan sonra ellerinizi sabunlayınız.
Hastalığın bulaşmaması için çevrenizdeki kişilerden uzak durunuz. Gerekirse maske takınız.
Acil Müdahale Gerektiren Durumlar
Erişkinlerde:
Zor nefes almak veya nefes darlığı
Bilinç bulanıklığı
Sık ve uzun süreli kusma
Çocuklarda:
Ateşle beraber döküntü görülmesi
Vücutta solgunluk ya da morarma
Hızlı veya zor nefes alma
Beslenememe
Uyarılara cevapta azalma ve uykuya meyil
Huzursuzluk
Domuz Gribinden Korunmak İçin Nasıl Beslenmeliyiz?
♦Domuz gribinden korunmak için öncelikle bağışıklık sistemimizi güçlendirmemiz gerekmektedir. Bunun için bağışıklık sistemimizi güçlendirici özellikle sarımsak olmak üzere, baklagiller, yumurta, balık, et ve et ürünleri, süt ve süt ürünleri yeşil sebze ve meyve gibi besinleri bolca tüketmeliyiz.
♦C vitamini de almak önemlidir. Bunun için C vitamini bulunan mandalina, portakal yemeliyiz.
Bol sıvı tüketmeliyiz. Aldığımız sıvılar vücudumuzdaki zaralı maddelerin dışarıya atılmasına yardımcı olur.
♦Domuz gribinden korunmada yer elmasının da büyük katkısının olduğunu düşünen bazı uzmanlar da vardır. Onların düşüncelerine göre yer elmasında bol miktarda A ve C vitaminleri ve demir, fosfor, kalsiyum bulunmaktadır. Bu da bağışıklık sistemini kuvvetlendiriyor.
♦Bir bardağın içine bir çay kaşığı kadar tuz katın, bardağın yarısına kadar ılık su dodurun bu suyla gargara edin. Bu yöntemi günde iki kere tekrarlayın.
♦Bitkisel çaylar, yeşil ve siyah çayları ılık ve sıcak olarak bolca tüketiniz. Böylece boğazda birikmiş olan virüsleri uzaklaştırabilirsiniz. Virüsler midede yaşama özelliklerini kaybederler .
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)